BDDK Başkanı Akben Sürdürülebilir Finans Forumu’nda konuştu

SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS FORUMU

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, 23 Şubat 2021 Salı günü, bu yıl yedincisi düzenlenen Sürdürülebilir Finans Forumu’na video konferans yöntemiyle katılarak açılış konuşması yaptı.

“İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği’nin organize ettiği forumda BDDK Başkanı Akben, OECD’nin tahminlerine göre “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri”ne ulaşılabilmesi için 2030 yılına kadar dünya genelinde, her yıl yaklaşık 7 trilyon ABD doları tutarında ilave yatırım yapılması gerektiğini belirterek, bu devasa yatırımların hayata geçirilebilmesi için kaynak ve ürün çeşitliliğinin artırılması, kamusal ve uluslararası fonlara aracılık gibi konularda finans sektörüne büyük görevler düştüğünü kaydetti.

Türk Bankacılık Sektörü pek çok alandaki öncü ve yenilikçi tavrını “sürdürülebilirlik” alanında da sergilediğini dile getirerek, bankacılık sektörünün sürdürülebilir finans alanında inisiyatifi ele aldığını, gerek risk yönetimi gerekse kaynak tahsisi anlamında pek çok iyi uygulama örneğini hayata geçirdiğini söyledi.

Özellikle 2010’lu yılların başlarından bu yana pek çok bankanın, çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik alanında strateji ve politikalar geliştirdiğini, kurumsal kapasiteni oluşturduğunu ve periyodik raporlamaya da başladığını aktaran Akben, bu elbette üzerinde yaşadığımız yerküreye, parçası olduğumuz topluma ve insanlığa olan ahlaki bir yükümlülük olduğu kadar aynı zamanda sektörün uzun vadeli bir bakış açısıyla kârlılığını ve varlığını sürdürebilmek için karşı karşıya olduğu riskleri yönetme ve fırsatları değerlendirme güdüsünden kaynaklanıyor, dedi.

Akben, BDDK olarak, piyasa mekanizması içerisinde risklerin etkin yönetimine dayalı ihtiyati bakış açımızdan taviz vermeksizin, elimizden geldiği ölçüde bu süreçte kolaylaştırıcı ve yönlendirici olmaya devam ettiklerini ifade ederek sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Doğrudan yeşil finans uygulamalarının önünü açmaya yönelik bir adımı da enerji verimliliği konusunda attık. 2019 yılı Ocak ayında yaptığımız bir düzenleme değişikliği ile bankalarımızın enerji performansı yüksek konutlara daha fazla kredi sağlamasının önünü açtık. Buna göre; konut kredilerinde, maksimum %80 olarak belirlenen “kredi tutarının teminat olarak alınan konutun değerine oranı”nı, Enerji Kimlik Belgesi bulunan ve enerji performansı A sınıfı olan konutlar için %90’a, enerji performansı B sınıfı olan konutlar için ise %85’e yükselttik."

Salgın bizlere, kalkınma modelimizi gözden geçirerek, daha uzun vadeli ve geniş bir bakış açısıyla yeni risk yönetimi yaklaşımları benimsememiz ve “daha iyiyi inşa etmek” için kaynak ayırmamız gerektiğini, yani özetle “sürdürülebilir bir kalkınma anlayışı”nı içselleştirmemiz gerektiğini hatırlatmış oldu diyen Akben, finans sektörü sürdürülebilir kalkınmaya geçiş sürecinde ekonomik kaynakların tahsisinde oynadığı kritik rol nedeniyle ayrıcalıklı bir konumda bulunduğunu ve bu süreçte, bir yandan maruz kaldığı çevresel ve sosyal riskleri yönetmek mecburiyetindeyken diğer yandan da kaynakları doğru alanlara tahsis ederek negatif dışsallıkları sınırlandırmaya, pozitif dışsallıklar yaratmaya gayret ediyor, dedi.

2014 yılında Türkiye Bankalar Birliği tarafından yayımlanan “Bankacılık Sektörü İçin Sürdürülebilirlik Kılavuzu” ve 2017 yılında UN Global Compact üyesi yedi banka tarafından imzalanan “Global Compact Türkiye Sürdürülebilir Finansman Bildirgesi” bu alanda atılmış önemli adımlardan biri olduğunu ifade eden Akben, sözlerine şöyle devam etti:

“Bildirge kapsamında hâlihazırda toplam sektör payı yaklaşık %40 olan sekiz adet bankamız 10 milyon ABD Doları ve üzerindeki yatırımlara yönelik kredi süreçlerinde çevresel ve sosyal riskleri değerlendirmeye alacaklarını ve görev tanımında çevresel ve sosyal unsurların olduğu en az bir personel istihdam edeceklerini taahhüt etmiş bulunuyor. Nitekim toplam sektör payı %60’ı bulan 9 adet bankamızın uluslararası standartlarda tarafsız bir değerlendirmeye tabi tutularak Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik Endeksine dâhil edilmiş olması, bankacılık sektörünün bu alanda geldiği noktayı en güzel şekilde özetliyor.

Tüm bu çalışmaların yanı sıra Kurum olarak sürdürülebilir finans alanında hızla gelişen uluslararası ilke ve standartları yakından takip ettiğimizi, bunların şekillendirilmesi sürecine aktif katılım sağladığımızı da belirtmek isterim. Finansal İstikrar Kurulu, Basel Bankacılık Denetim Komitesi, IMF-Dünya Bankası ve OECD bu alanda yakın temasta olduğumuz kuruluşlar arasında. Son olarak, Basel Bankacılık Denetim Komitesi tarafından 2020 yılında oluşturulan “İklimle Bağlantılı Finansal Riskler Görev Gücü”ne Kurum olarak üye olduk ve aktif katılım sağlamaya başladık.”

Akben, AB tarafından 2020 yılında yürürlüğe konulan Yeşil Taksonomi ve bu konudaki diğer iyi uygulamalar dikkate alınarak konuyla ilgili tüm tarafların katılımıyla gerçekleştirilecek çalışmalara Kurumumuz da aktif katılım sağlayacaktır diyerek, sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Sürdürülebilirlik alanında son yıllarda gerek finans sektöründe gerekse kamu sektöründe gözlemlediğimiz bilgi ve farkındalık artışının ve özellikle bir kısım bankalarımız tarafından hayata geçirilen kayda değer uygulamaların Türk Finans Sektörü açısından ileriye yönelik çok elverişli bir gelişme zemini oluşturduğunu ifade etmek isterim. “2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri”ne giden süreçte küresel düzeyde artık bir “aksiyon 10 yılı” olmasını beklediğimiz 2020’li yılların bizim için tüm dünyaya örnek teşkil edecek iyi uygulamalarla dolu, heyecan verici bir dönem olacağına inancım tamdır.”